21 Ocak 2007

FRAJİL X SENDROMU VE KONUŞMA PATOLOJİLERİ

     Kalıtsal zekâ geriliğinin ve öğrenme güçlüğünün bilinen en sık nedeni olan Frajil X sendromu (FXS), FMR–1 genin mutasyonuna bağlı olarak görülen genetik bir bozukluktur. Her iki cinsiyette görülmekle birlikte, erkeklerde semptomlar daha ağır seyretmektedir. 

     Frajil X sendromlu kişilerin fiziksel, davranışsal ve bilişsel gelişim alanlarında normal gelişimden faklılaşan özellikler gözlenmektedir. Özellikle erişkin erkeklerde, uzun yüz, büyük ve belirgin kulaklar ve makroorşidizm görülür. Düztabanlık ve bağ dokuyla ilgili problemleri belirgindir. Küçük çocuklar ve kadınlarda bu özelliklerden bazıları bulunabilir ya da gelişimleri normal seyredebilir.

      Duyusal uyaranlara çok hassas olan FXS olan bireyler kalabalığa, gürültüye ya da dokunmaya tepki gösterebilirler. Kimi FXS olan bireyler sosyal ilişki kurabilen arkadaş canlısı olabildikleri gibi, kimileri ise otistik-benzeri davranışlar gösterebilirler.

      Frajil X sendromlu erkek çocukların hemen hepsinde hafiften ciddiye kadar değişebilen derecelerde öğrenme güçlüğü ve ağır kognitif bozukluk görülebilir. FXS olan kız çocukların ve kadınların çoğunda ise zeka normal seyrederken, yaklaşık üçte birinde öğrenme sorunları görülür. Hastalıktan etkilenen kızların çoğunda öğrenme güçlükleri hafif ya da orta düzeydedir. Öğrenme güçlüğünün yanında FXS olan bireylerde hiperaktivite bozukluğu, dikkat eksikliği, hızlı konuşma, hece ve sözcük tekrarları (ekolali), ince ve kaba motor hareketlerde güçlük ve duyusal bilgileri algılamakta ve uygun yanıtı vermekte zorluk görülebilir.

      FXS olan bireylerin karşılaştıkları sorunlardan bir diğeri de dil ve konuşma alanında gözlenir. Gecikmiş dil ve konuşma hemen hemen bütün FXS olan bireylerde görülür. Konuşmanın üretimi açısından bakıldığında, çoğu FXS olan bireylerde konuşma üretimi 3 ya da 4 yaşına kadar görülmeyebilir. FXS olan erkelerin yaklaşık % 15 inde işlevsel konuşma edinimi olmamaktadır. Ancak, hemen hemen bütün FXS olan çocuklar alternatif ve destekleyici iletişim yöntemleriyle iletişim kurmayı öğrenebilmektedirler. Alternatif ve destekleyici iletişim yöntemleri basit resimli kartlardan yüksek teknolojili, bilgisayar merkezli konuşmaya kadar değişiklik göstermektedir.  FXS olan çocukların büyük bir çoğunluğunda konuşma üretimi gerçekleşmektedir. FXS olan çocuklar, özellikle konuşma hızının ve/veya sözcük sıralama veya cümle kurma hızının azaltılmasına yönelik destekleyici eğitime gereksinimleri olmaktadır. Ayrıca, konuşma üretimi gerçekleşse bile, bu çocukların birçoğu açık ve anlaşılır konuşmakta sorun yaşamaya devam etmektedirler.
Psikolog Duygu Ekinci
Dil ve Konuşma Patoloğu

19 Ocak 2007

ANİ İŞİTME KAYBI VE HİPERBARİK OKSİJEN TEDAVİSİ

Hiperbarik oksijen tedavisi, hastaya yüksek basınçlı %100 oksijen solutulması prensibi ile çalışan bir tedavi yöntemidir. Uzun yıllardır, değişik hastalıkların tedavisi için kullanılmaktadır. Ani işitme kaybı olan hastalarda hiperbarik oksijen tedavisi ile ilgili literatürde yaklaşık 75 kadar makale bulunmaktadır. Bunlardan yalnızca 6'sı randomize, kontrollu klinik çalışmalardır. Bu makalelerin sonuçları incelendiğinde hiperbarik oksijen tedavisinin, akut dönemde ve genç hastalarda rutin tedavi yöntemlerine ek kazanç sağlayabileceği düşünülmektedir.

09 Ocak 2007

INTRATIMPANIK STEROID TEDAVİSİ

Laryngoscope 2007 Ocak sayısında yayınlanan bir çalışmaya göre, oral steroid tedavisinden fayda görmeyen hastalarda uygulanan 'kurtarma' intratimpanik steroid tedavisi, özellikle ilk 6 hafta içerisinde başvuran hastalarda, kurtarma tedavisi almayan hastalara göre belirgin düzelme sağlamaktadır. Bu düzelme mükemmel olmamakla beraber, 20 dB PTA artışı veya %20 SDS düzelmesi hastaların yaklaşık %40'ında sağlanabilmektedir. Bu oran ikinci tedaviyi kullanmayan kontrol hastaları için %10 civarındadır. Yazının özetine sağ sütundaki Laryngoscope bağlantısından ulaşabilirsiniz. 
Dr. Hâldun OĞUZ
 

LARİNGOFARİNGEAL REFLÜ VE FONKSİYONEL DİSFONİ

Karkos ve arkadaşları tarafından yapılan ve Annals'ın 2007 Ocak sayısında yayınlanan bir makaleye göre pH probu ile tanı koyulan objektif laringofaringeal reflü ile fonksiyonel disfoninin ilişkili olabileceği bildirilmektedir. Makalenin özetine yukarıdaki bağlantıdan ulaşabilirsiniz.
Dr. Hâldun OĞUZ

04 Ocak 2007

MITOMYCIN C VE FRONTAL RESES CERRAHİSİ

American Journal of Rhinology dergisinin 2006 yılı son sayısında yer alan bir çalışmaya göre frontal resese yönelik girişimde bulunulan kronik sinüzit hastalarında mitomycin C kullanımı ile, restenozun yüksek oranlarda önlenebildiği bildirilmiştir. Bilindiği üzere, mitomycin C'nin etki mekanizması fibroblast proliferasyonunun önlenmesidir. Çalışmanın özetine, bu yazının başlığına tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Dr. Haldun OĞUZ